18 Aralık 2012 Salı

SONBAHAR KIŞ

Bu sabah çocuklar kalkamadılar. Okul otobüsüne yetişemeyeceklerini anlayınca "Biraz daha uyusunlar ben bırakırım." dedim kendi kendime. Hava kapalı ve karanlıktı daha.
Sonra kalkıp kahvaltı ettiler ve atladık  arabaya okula doğru yola çıktık. Yolda birden bire kar yağmaya başladı, hem de lapa lapa... Bizimkiler çığlık çığlığa okula girdiler. "Çok yağar , snowman yaparız" diyerek heyecanlandılar.
Ama ben eve varmadan kar kesilmişti.
Öğleden sonra güneş de açtı, kardan adam hayali şimdilik ertelendi.

Bu arada Portland ın güzel sonbaharını yazamadan kış geldi.
Bizim balkonun önünde  bir ağaç var son yapraklarını da döktü diğer bütün yaprak döken ağaçlar gibi. Ortalık açılınca biz de evimizin arka tarafındaki küçük göletin ne kadar da çok göçmen kuşa  göç yolunda durak olduğunu anladık.

Buraya sonbahar işte böyle geldi.

Yeşil
Sarı
Kırmızı
Kahverengi
Bordo




 Nehir ve Tan bu kocaman parkta oynamaya bayılıyorlar. Hav soğukmuş, hatta yağmur yağıyormuş, çimenler ıslakmış, basarsam ayakkabım pis olurmuş, üstüm ıslanırmış vs yok böyle kaygılar  burada. İstedikleri gibi koşup yuvarlanıyorlar. Ben de artık öğrendim müdahale etmemeyi... Hatta eşlik edip hepbirlikte koşturup oynamayı....
Yine de arabanın arkasında yedek çantası bulundurmaktan kimse alıkoyamaz beni:) Islak ıslak da dolaşmalarına gönlüm razı olmuyor.






BU da bizim arka bahçedeki balkondan sürekli gördüğümüz ağacımız. Şimdi yapraksız ve çıplak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız için çok teşekkür edrim